Mutlu Çocuklar

 İnsan, sessizliğin kıyısında boğuşurken anlıyor dünyanın kaç bucak yorduğunu. Gecenin köhne mezarlığına damla damla yaşlar bırakırken ufalıyor ellerinde umutları. Taze bir karanfil kokusu etrafı sarıverirken bahar cıvıltısı her yeri kuşatıyor fakat kuşlar dahi kaderle uçuyor. Kader bu ya, olacak da ölecek de vaktini bekliyor.

İnsan çile defterini bir gün daha doldurmaya can atarcasına uyanırken gökyüzü mavi rengini soluyor. Cebimden düşürdüğüm umut liralarını binbir hayallerle süslerken sokak çocuklarının gürültülerinden tatlı âhenk doğuyor. Güneş dahi umudu yitiren pencerelerden sevinçle içeri giriyor, çocuklar elleri kirli olmasına rağmen mutluluktan dört köşe. Dikkatlice akşam vakti evine koşarak giden oyundan başka derdi olmayan çocukların çimleri dahi incitmemek için elinden geleni yapması da ayrı hoş görünüyor. Masumiyet, henüz çizgiyi aşılması güç güzellikti. Bir zamanların elde edilemeyen pahabiçilemez mutluluğu idi. Ne zaman ki ellerimizden tebeşiri, toprağı aldılar yerine elektriği verdiler o gün biz mutluluğu derinden yitirdik. O çimlere basmaya kıyamayan küçük çocuklar sevgiyi dâhi hissedemeyen kıymet nedir bilmeyen her şeyi çok çabuk tüketip yok eden bir nesil oldu. Bozuk para misâli harcanıyoruz günbegün. Vesselâm, ruhu altın edene! Güzel bir gelecek için el ele.

E.Brkn

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Bir Mâhzune🌿✍️

Minik Pembe Kalbim